Ekonomi Haberleri

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden 10 Milyar Liralık Sosyal Konut Projesi

İzmir Büyükşehir Belediyesi, şehir genelinde konut sorununa çözümler geliştirmek amacıyla 10 milyar lira değerinde sosyal konut yatırımları başlattı. Menemen ilçesinde yürütülecek ilk aşamada, 3100 konutun inşasına başlandı. Toplamda 5 yıl içinde 25 bin sosyal konut yapımı hedefleniyor.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, konut hakkının temel bir insan hakkı olduğunu vurgulayarak, dar ve orta gelirli vatandaşların uygun şartlarla ev sahibi olmalarına yönelik hedeflerini dile getirdi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, aylık ödeme planları ile dar ve orta gelirli bireyleri ev sahibi yapacaklarını belirtti. Tugay, “Konut edinme süreci yıllardır zorluklarla dolu. Yüksek konut kredisi faiz oranları, inşaat maliyetlerindeki artış, kiralardaki büyük yükseliş ve özel sektör talebine bağlı konut arzı, barınmayı bir yatırım aracı haline getirdi. Oysa ki konut, bir ayrıcalık değil, bir insan hakkıdır.” şeklinde konuştu.

Tugay, başlatılan sosyal konut projesi çerçevesinde 1+1, 2+1 ve 3+1 dairelerin sırasıyla 15 bin, 22 bin ve 28 bin lira aylık taksitlerle satışa sunulacağını duyurdu.

Konut üretiminde kamusal rol artırılacak

Konut üretiminin büyük ölçüde özel sektöre devredilmesinin barınma krizini derinleştirdiğine dikkat çeken Tugay, özel sektörün konut üretimindeki payının yüzde 92,3, kamu sektörünün payının yüzde 6,3, kooperatiflerin payının ise yüzde 1,4 olduğunu ifade etti.

Kaynaklarını Türkiye’ye örnek olabilecek sosyal konut projeleri için kullanacaklarını açıklayan Tugay, 3100 konutu iki yıl içinde tamamlamayı hedeflediklerini belirterek, “Finans modeli asgari ücrete endeksli olacak. Olağanüstü enflasyon dalgalarından korunmak için taksit artış oranında üst limit olarak yüzde 30’luk bir seviye belirledik. 10 yıl vadeli ödemelerle insanlar hem oturacak hem de kira öder gibi ev sahibi olabilecek. Konut sahiplerinin 5 yıl boyunca evlerini satmamaları gerektiğini de planlıyoruz.” dedi.

Devlet kaynaklarının sosyal konut üretimi için kullanılması gerektiğini vurgulayan Tugay, “Türkiye’de güvenli bir çatı altında yaşamak kimsenin lütfuna bağlı olmamalıdır. Bu, devletin sağlaması gereken en temel haklardan biridir. TOKİ gibi kurumlar, devletin ödeme kolaylığı sağladığı sosyal konutlar üretmek amacıyla kurulmuştur ancak ne yazık ki genellikle lüks konutlar üretildi. Yoksul aileler için kira desteği sağlanmadı ve sonuç olarak ev fiyatları ve kiralar kontrolsüz bir şekilde arttı; bu da milyonlarca insanın maaşlarıyla kiralarını ödeyemez hale gelmesine neden oldu. Kamu kaynakları, halkın barınma gereksinimlerini karşılamak için değil, belirli bir azınlığın ekonomik çıkarlarını büyütmek için kullanılmaya başlandı. Kur korumalı sistem içinde ödenen 48 milyar dolarla 972 bin sosyal konut inşa edebilir, 3 milyondan fazla insanı ev sahibi yapabilirdik. Ancak bu tercih edilmedi; konut bir insan hakkı olarak değil, bir yatırım ve rant aracı olarak görüldü.” şeklinde ifade etti.

Konut alıcıları için pazarlık marjı yüzde 20’ye ulaştı
Mars Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Bucak, konut piyasasında ticari zorluk yaşayan kesimlerin satış yapmasının bir fırsat olabileceğini belirterek, bu durumda yüzde 20’ye kadar bir pazarlık marjı oluştuğunu ifade etti.