Enerji Faturası Dış Ticaret Açığını Artıran En Önemli Etken
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen Anadolu Ajansı İstanbul Enerji Forumu’nda, dış ticaret açığının en büyük sebebinin enerji faturası olduğunu ifade etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anadolu Ajansı’nın Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın desteğiyle “Ortak Gelecek, Ortak Hedefler” temasıyla İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlediği “İstanbul Enerji Forumu”nun açılışında yaptığı konuşmada, enerjide sürdürülebilirliği sağlamak, dışa bağımlılığı azaltmak ve enerji maliyetlerinin ekonomiye olan etkisini olabildiğince azaltmak konusunda büyük bir önem taşıdıklarını belirtti.
Erdoğan, Türkiye’nin çevresindeki birçok ülkeden farklı olarak enerji tüketiminin önemli bir kısmını dışarıdan sağlamak zorunda olduğunu vurguladı ve “Burada bir fikir vermek adına sadece geçen yılki enerji faturamızı sizlerle paylaşmak istiyorum. 2023 yılında ham petrol ve petrol ürünleri ithalatımız 49 milyon tona, LPG ithalatımız 4 milyon tona, doğal gaz ithalatımız ise 50 milyar metreküpe ulaştı. Bu alımlar için ödediğimiz toplam tutar yaklaşık 70 milyar dolardır. Dış ticaret açığımızın en büyük sebebi, bu enerji faturasıdır. Bu kadar ağır bir ithalatla sürdürülebilir ekonomik kalkınmayı sağlamak, açıkça söylemek gerekirse, herkesin harcı değildir. Türkiye, zorlu koşullara rağmen son 20 yılda yıllık ortalama yüzde 5,4 oranında bir büyüme göstererek farkını ortaya koymuştur.” dedi.
“Önümüzdeki dönemde dünya ortalamasının üzerinde büyümeye devam edeceğiz”
Bölgesel ve küresel ekonomide yaşanan tüm zorluklara rağmen 14 yıldır kesintisiz ve istikrarlı bir şekilde büyüdüklerini belirten Erdoğan, “İnşallah önümüzdeki dönemde dünya ortalamasının üzerinde büyümeye devam edeceğiz. Türkiye ekonomisi büyüdükçe, nüfusumuz arttıkça ve sanayimiz gelişip refah düzeyimiz yükseldikçe, enerji talebimiz de her yıl artıyor. Ekonomik büyümeden, milletimizin refahından ve ülkemizin kalkınmasından taviz veremeyeceğimize göre, elimizdeki tüm kaynakları en verimli biçimde kullanmaktan başka çaremiz yok.” şeklinde konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin madencilik, petrol ve doğal gaz, rüzgar ve güneş enerjisi başta olmak üzere farklı kaynaklardan en yüksek verimi elde etmek için çalıştıklarını ifade ederek, şöyle devam etti:
“Enerjide tam bağımsız Türkiye hedefi doğrultusunda hiçbir alanı göz ardı etmeden, çevreye duyarlı görünümlü marjinal etkilere aldırış etmeden kararlılıkla ilerliyoruz. Şunu özellikle belirtmek isterim ki, kim ne derse desin, enerji dahil hiçbir alanda ülkemizi muhtaç durumda bırakmamakta kararlıyız. Allah’ın izniyle bundan geri adım atmayacağız. Örneğin, madencilik alanında Türkiye’nin kaynaklarını ekonomiye kazandırmak için gayret gösteriyoruz. 2002 yılına kadar yılda ortalama 55 bin metre sondaj yapılırken, son 10 yılda ortalama 670 bin metre sondaj gerçekleştirdik. Madencilik sektörünün gayrisafi yurt içi hasıla içindeki payını 4 kat artışla 2023 yılında 270 milyar liraya yükselttik. Son 22 yılda maden ihracatımız ise 7 kat artarak 5,7 milyar dolara ulaştı. Malum, bor madeninde dünya rezervinin yüzde 73’üne sahibiz ve bu alanda yüzde 60’ın üzerinde pazar payıyla küresel liderliğimizi sürdürüyoruz.”
“Nijer’deki altın sahalarından birinde 2025 yılında üretime başlamayı planlıyoruz”
Erdoğan, altın madeninde sadece Türkiye’de değil, yurtdışında da arama faaliyetleri yürüttüklerini belirtti ve sözlerine şöyle devam etti:
“Nijer’deki bir altın sahasında 2025 yılında üretime başlamayı planlıyoruz. Savunma sanayi ve ileri teknolojide stratejik bir kaynak olan nadir toprak elementlerinde kısa süre önce büyük bir keşifte bulunduk. Eskişehir Beylikova’da dünyanın ikinci en büyük nadir toprak elementleri rezervini keşfettik. Bu alandaki üretimimizi artırarak, önemli bir tedarikçi olma hedefindeyiz. Fosil enerji kaynakları, artan tepkilere rağmen enerjideki hakimiyetini sürdürüyor. Türkiye bu alanda ciddi bir atılım içerisindedir. Doğal gaz ve petrol üretimi için 4 derin deniz sondaj gemisi, 2 sismik araştırma gemisi ve destek gemilerinden oluşan dünyanın en modern arama ve üretim filolarından birini kurduk.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 4 yıl önce Karadeniz’de yapılan tarihin en büyük doğal gaz keşfini hatırlatarak, şunları ekledi:
“Deniz yüzeyinin 4 bin metre altında gerçekleştirdiğimiz doğal gazı, yoğun bir çalışmayla geçen sene halkımızın kullanımına sunduk. Sakarya Gaz Sahası’nda günlük üretimimiz 7 milyon metreküpe ulaştı. Diğer sahalarımızla birlikte toplam yurt içi üretimimizi günlük 8 milyon metreküpe çıkardık ve böylece 3,5 milyon hanemizin ihtiyacını kendi doğal gazımızla karşılayabiliyoruz. Sakarya Gaz Sahası’ndaki üretimi artırmak için yenilikçi yüzer üretim platformunu envanterimize ekledik ve 2026 yılında bu platform ile günlük üretimimizi 20 milyon metreküpe çıkarmayı planlıyoruz. Böylece hanelerimizin yarısını kendi gazımızla besleyeceğiz.”
“Ülkemizin günlük petrol üretimi 155 bin varilin üzerindedir”
Türkiye’nin sınırları dışında da doğal gaz ve petrol arama çalışmalarının sürdüğünü belirten Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
“Oruç Reis gemimiz, Somali denizlerinde 3 sahada faaliyet göstermeye başlamıştır. İnşallah buradan yeni müjdeler alacağız. Petrolde, daha önce terör nedeniyle arama yapamadığımız bölgelerde Gabar’da tarihin en büyük petrol keşfini gerçekleştirdik. Rezerv ve kalite açısından son derece yüksek olan Gabar’daki kuyulardan günlük 57 bin varilin üzerinde petrol çıkarıyoruz. 2024 yılında Şırnak, Hakkari ve Van başta olmak üzere toplam 84 sondaj tamamladık ve bu sayede 66 milyon varillik yeni rezerv keşfettik. Yurt dışındaki sahalarımızdan gelen 40 bin varille birlikte Türkiye’nin günlük petrol üretimi 155 bin varilin üzerindedir. Bunu yıl içinde düzenli olarak artırarak hedeflediğimiz noktaya ulaşacağız.”