Borsa Haberleri

Borsa Üzerindeki Etkileri: Takas Süresinin Kısalması Uzmanların Görüşleriyle Analiz Edildi

Marbaş Menkul Değerler Genel Müdür Yardımcısı Sertaç Ekeke, eğer borsa takas tarihi T+1 (işlem gününü takip eden 1. iş günü) olarak güncellenirse, işlem hacimlerinde bir artış gözlemlenebileceğini belirtti.

Borsa İstanbul Pay Piyasası’nda işlem gören sermaye piyasası araçlarında takas tarihi, işlem gününü izleyen ikinci iş günü (T+2) olarak uygulanmaktadır.

Son günlerde Borsa İstanbul Grubu, pay piyasasında işlem gören sermaye piyasası araçlarının takas tarihinin T+1 olarak düzenlenmesi için tüm piyasa paydaşlarının görüşlerini toplayacak bir değerlendirme sürecinin başlatıldığını duyurmuştur.

Borsa’dan gelen açıklamada, küresel finans piyasalarında takas süresinin kısaltılması yönünde önemli gelişmeler yaşandığına dikkat çekilmiş, ABD’nin 28 Mayıs 2024’te “T+1” geçişini gerçekleştireceği ifade edilmiştir.

Ayrıca, Avrupa Birliği (AB), İsviçre ve İngiltere’nin de “T+1” sistemine geçiş için 11 Ekim 2027 tarihini hedeflediği hatırlatılmıştır.

Borsa İstanbul’dan takas süresini kısaltacak yeni adım
Borsa İstanbul, takas süresinin kısaltılması yönünde bir değerlendirme süreci başlattığını duyurdu.

“Hacim yüzde 25 kadar artabilir”

Marbaş Menkul Değerler Genel Müdür Yardımcısı Sertaç Ekeke, T+1’e geçilmesi durumunda yatırımcıların daha hızlı mal taşıyabileceğini vurgulayarak, hacimde en az %25 oranında bir artış olabileceğini ifade etti.

Ekeke, Türkiye’deki T+1 sistemine uyum sağlama konusunda altyapı ve alışkanlık değişikliklerinin önemli olduğunu belirtti ve ABD’nin bu sisteme uyum sağlamasının Türkiye’ye göre daha zor olabileceği görüşünü paylaştı.

ABD’de tahvil takas süresinin iki ya da üç gün sürdüğünü belirten Ekeke, Türkiye’de ise tahvil takasında işlem günü takas sisteminin uygulandığını açıkladı.

Ekeke, Türkiye’de borçlanma araçlarında T+1 uygulamasının bile henüz gerçekleşmediğini belirterek, Borsa İstanbul’daki yatırımcıların T+1 sistemine kolayca uyum sağlayacaklarının altını çizdi.

Ülkemizdeki hisse senedi yatırımcılarının büyük bir kısmının hisse senedini aldıkları gün blokaj konulmasına alışık olduğunu ifade eden Ekeke, bu durumun hem teknik alt yapının hazır olduğunu hem de Türk yatırımcının psikolojik olarak buna yatkın olduğunu gösterdiğini kaydetti.

Ekeke, T+1 sistemine geçişin Borsa İstanbul’daki hacim sorununu çözmekte etkili olabileceğini belirterek, şöyle konuştu:

“Para geç gelecek psikolojisini değiştireceğiz, bu da yatırımcı için avantajlı bir durum. Borsada ciddi hacim sıkışmaları yaşanıyor. Hacim sıkışmalarını en azından böyle telafi edebileceğimizi ve takası daha döndürebileceğimizi düşünüyorum. Gerçekten T+1’e uyum sağlayabilecek 2-3 piyasa varsa, Türkiye bunlardan biri. Borçlanma araçlarındaki uygulamalardan dolayı bu konuya oldukça yatkınız.”

“Aracı kurumların altyapısı takas süresi değişimine kolayca uyum sağlayabilir”

Ekeke, aracı kurumların olası bir takas süresi değişimine kolayca uyum sağlayabileceğini ifade ederek, aracı kurumlar bünyesindeki altyapının genelde ortak yazılımlar kullandığını ve bu altyapının değişikliklere hızla adapte edilebileceğini belirtti.

Halk arasında takas süresindeki değişimle ilgili olumsuz bir tepki olmadığını dile getiren Ekeke, “Aracı kurumlar tarafında takas süresinde beklenen bir değişime olumsuz bir tepki yok, herkes bu duruma hızla uyum sağlayabilir.” değerlendirmesinde bulundu.

Aracı kurumlar arasında bu konuya ilişkin bir sakinlik olduğunu vurgulayan Ekeke, söz konusu değişimin hacimde bir miktar rahatlama sağlayabileceğini ve bunun nakit döngüsü açısından olumlu sonuçlar doğuracağını söyledi.

Borsa İstanbul’daki genel duruma da ilişkin değerlendirmelerde bulunan Ekeke, hisse senedi fonlarına para girişinin endeksler açısından daha önemli olduğunu belirtti.

Ekeke, son yıllarda hisse senedi fonlarının büyümesinin hikayesinin anahtar olduğunu, daha fazla para girişinin yükselişin temel faktörü olduğunu ifade etti.

Yabancı yatırımcıların piyasadan tamamen çekildiği düşüncesine katılmadığını belirten Ekeke, yabancı yatırımcıların kısa süreli işlemler yaptığına dikkat çekerek, yabancı sermayenin hızlı bir şekilde geri dönebilir olduğunu söyledi.

Borsa İstanbul’da yabancı hâkimiyeti Katar’ın eline geçti
Katar, 2025’in ilk çeyreğinde ABD’yi geçerek Borsa İstanbul’da en büyük yabancı yatırımcı konumuna yöneldi.