Ekonomi Haberleri

Asgari Ücretle 74 Yılda İlk Kez Tam Altın Alınamaz Hale Geldi

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, asgari ücretin 1951’den bu yana ilk kez bir tam altın alınamaz hale geldiğini vurgulayarak, “Bugün Cumhuriyet altını Anadolu genelinde 23,470 lira, bu da asgari ücretten daha az. 74 yılın ardından asgari ücrete altın alamayan bir durumda getiren Erdoğan’ı, ona oy veren ve altın hesaplarını benden iyi bilen Ayşe teyzem ve Mehmet amcama şikayet ediyorum” dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TBMM’de partisinin grup toplantısında ekonomiye yönelik önemli değerlendirmelerde bulundu.

Özel’in açıklamalarından dikkat çeken başlıklar ise şöyle oldu:

“Ülkede fakirleşmeyen kimse kalmadı”

“Ülkede geliri düşmeyen ve fakirleşmeyen kimse kalmadı. Eskinin orta sınıfı şu an yoksullukla mücadele ediyor, geçmişte yoksul olanlar ise derin yoksulluktan mustarip. Bu ekonomik krizden emekliler, asgari ücretliler kadar etkilenen gruplardan biri de üniversite öğrencileri. Yapılan bir bilimsel araştırma, Eylül 2024’te üniversite öğrencilerinin aylık yaşam maliyetinin 22,900 lira olacağını gösteriyor. Eylül ile bugünkü resmi enflasyon rakamları göz önüne alındığında bu miktar 25 bin lirayı geçiyor. Üç öğün yemek ve barınma masraflarının asgari ücreti aştığı bir ülkede yaşıyoruz. Son bir yılda okulunu donduran üniversite öğrencilerinin sayısı pandemideki rakamları geçmiş durumda. 2023’te 74 bin, 2024’te 56 bin üniversite öğrencisi okullarını dondurdu. Burada bir yoksulluk krizine tanıklık ediyoruz. 2022 yılında çocuğunu üniversitede okutma gücüne sahip 74 bin aile, çocuklarına mahcup olmuş ve geri dönmek zorunda kalmıştır. Benzer şekilde 2024’te de bu rakam 56 bin olarak gerçekleşmiştir.

Bu koşullar altında İş-Kur, haftada bir veya üç gün çalışacak üniversite öğrencileri için bir program başlatıyor. 100 mezundan 20’sinin işsiz olduğu bir ortamda, İş-Kur’un sunduğu 69 bin kontenjana yalnızca altı günde 250 bin başvuru yapılması, öğrencilerin yaşadığı derin yoksulluğun ve barınma ile gıda sorunlarının en bariz göstergesidir. Bu öğrencilerin neredeyse tamamı KYK kredisi almak zorunda olan öğrenciler olarak karşımıza çıkıyor. Erdoğan, önceki koalisyon hükümetini ve Başbakan Ecevit’i eleştirirken sık sık, ‘Ben geldiğimde KYK bursu 45 liraydı, şimdi nereyi bulduk?’ diyor. 45 liralık KYK bursu, o dönemde 30 lira olan çeyrek altından bir buçuk tane alabiliyordu. Bugün ise KYK kredisi 3 bin lira, yani yarım çeyrek altın alınamayacak bir miktarda. Böylece eleştirdiği dönemin binde üçü kadar öğrencilere burs sağlandığını görmekteyiz.

“Açlar, tokların kendilerini anlamadığını çok iyi biliyorlar”

Erdoğan, gündemi değiştirmek amacıyla yaptığı yargı tacizlerini ve haksız saldırıları konuşmamızı istiyor. Yangın, yoksulluk ve yenidoğan ticareti gibi konular gündemden düşmemeli. Ramazan ayı yaklaşıyor, tokların açları anlaması için bu ibadet gelmekte. Açlar, tokların kendilerini anlamadığını çok iyi biliyorlar. Bugünkü grup toplantısında, Ramazan Bayramı öncesi her yıl yaptığımız karşılaştırmayı bir kez daha yapalım. Geçtiğimiz yıl ayçiçek yağı, bulgur, makarna, nohut, kıyma, un, pirinç ve çaydan oluşan bir Ramazan kolisi 950 lira iken, bu yıl bu miktar bin 610 liraya yükseldi. Yüzde 70’lik bir artış söz konusu. Bu alışverişi yapacak olan herkesin vicdanına bırakıyorum. Asgari ücretliye verilen zam ise yalnızca yüzde 30. Geçen yıl bu koliyi satın alabilen asgari ücretliye bu yıl ‘kıymayı bırak, unu elleme, nohutsuz da doyarsın’ diyecekler. Emeklilere yapılan son zam ise yüzde 15. Mağdur olan emekliye 14 bin 500 lira ile yetinmesi söyleniyor.

Birbirimizi sürekli takip ediyoruz. Ben takip ediyorum, o ise sıcak salonlarda atadığı kişilere kendisini alkışlatıyor. O beni takip ediyor, ben eleştirince ‘Özgür Özel memleketin sarraflarına gidip altın hesabı yapıyor’ diyor. ‘Altın hesabını bırak’ diyor. Çağırdığı yere gitmediğim için sinirleniyor. Bir yılda 54 vilayette, 213 ziyaret yapmışken, Tayyip Bey deprem bölgesinde bile tek bir yere gitmedi, hep sıcak salonlarda 5’li çetelere ödüller dağıtıyor. Oysa ben onu konteynerlere çağırdım. ‘Bir yılda evinize gireceksiniz’ dediği 670 bin kişinin sesini duymaya çağırdım. Hatay’daki 222 bin kişiden 215 bininin hala konteynerde olduğunu görmeye çağırdım. ‘Konutların yüzde 30’unu verdik’ derken, konteynerların yüzde 10’u bile boşalmadı. Bunu görmeye çağırdım ama dinlemiyor.

Asgari ücret 1951 yılında belirlendi. 1951’den bu yana asgari ücret, bu yıl ilk kez bir tam altın alınamaz hale geldi. Bugün Cumhuriyet altını, Anadolu’nun dört bir yanında 23,470 lira ve asgari ücret bunun altında kalıyor. 74 yılın ardından asgari ücretin altın alamaz hale gelmesini sağlayan Erdoğan’ı, ona oy veren ve altın hesaplarını benden daha iyi bilen Ayşe teyzem ve Mehmet amcama şikayet ediyorum. Televizyonlarda izlerken çok üzüldüğüm görüntüler mevcut. ‘Durumunuz nasıl?’ diye sorulduğunda, ‘geçinemiyorum’ diyorlar. Ardından ‘fitre, sadaka kabul ediyor musunuz?’ sorusunun yöneltilmesi, çoğu kişinin onuruna dokunuyor. Çok kötü görüntüler, buğulanan gözlere dayanmak zor. Ancak bu soru, Diyanet İşleri’nin geçen yıl 130 lira olan fitreyi 180 liraya yükseltmesinden kaynaklanmakta. Ve sorulan soru, asgari ücretli ve emeklinin de fitre kabul edebileceği anlamına gelmekte. Bu maaşa emekliyi mahkum edene ve bu soruyla emekliyi muhatap edene yazıklar olsun.”

“Dünya genelinde bütün ekonomistler, ülkenin izlediği yolun doğru olmadığını söyler”

Özel, emeklilere verilen bayram ikramiyelerine dair şunları söyledi: “2018’de bizim girişimimizle verilen bin lira, 24 kilo kıyma alabiliyordu. Bugün ise 3 bin lira ile 4,500 lira vermesi durumunda bile sadece 6 kilo kıyma alabiliyor. Bu durum, tam dörtte birine inmiş durumda. Fakirliğin temel sebebi ne derseniz, bütün ekonomistler aynı şeyi savunuyor; ülkenin seçtiği yol, doğru bir yol değil” diye belirtti.